O yeryüzüne indiğinde sis açılmaya başladı
kusursuz ama doğru değil
bağışla beni çünkü iyilikten çektim ellerimi
yüreğim bana bizi kurtaracağını söylerken
inandığım tanrı beni yaşamdan uzaklaştırdı
kuşku yoktu beni korkutuyordu
yeni yüzler görüyordum masada
yan yana iki ayrı sonbahar
kafamın içindeki seslerle yaşayamıyordum
eksiksiz yazgının yolculuğunda
kendimi hep bir yerlerde bırakıyordum
artwork etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
artwork etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Sesler
Yüzüne doğrudan doğruya bakan insanlar var
yine de senin için duvar içtenliktir
kıskanmaktır yalnızlığı
bahanesidir aksi şeylerin
kudurmuş içler kapar geceleri
utanç duyuyorum
kabul ediyorum
yeniden yaşamaya başlamak istiyorum
hastalığım bu benim
her defasında yeniden istiyorum
alıştım ama bıktım
ruhumu aramaya gidiyorum
kayboluyorum koruda
senin duvarların var ve ben cevapları bilmiyorum
ürkütücü dünya varoluşumuz
gerçek çemberler
uyandırmak istediğim sesler ve mesafeler
yüzünde parçalanan bulutlar
başlarken vazgeçtiğim için
seni bulamıyorum
ama yakından gelen gürültüleri duyuyorum
insanın kendi içinde dolaşmaya mahkum olması çok güç
bana biraz zaman ver
manzarayı gösteren parmakların
tanrının öğreteceklerinden fazla
gelecek senin içinde bulunduğun zaman
gıcırdayan tahtalar
organlar ve sağduyu
arayışın mucizeler gerektirdiğini biliyorum
duraklayıp seni içime soruyorum
sormak zorundayım
söylediğine çok dikkat et
aç gözlerini ve yürü
gece kararmadan kötülükle
yine de senin için duvar içtenliktir
kıskanmaktır yalnızlığı
bahanesidir aksi şeylerin
kudurmuş içler kapar geceleri
utanç duyuyorum
kabul ediyorum
yeniden yaşamaya başlamak istiyorum
hastalığım bu benim
her defasında yeniden istiyorum
alıştım ama bıktım
ruhumu aramaya gidiyorum
kayboluyorum koruda
senin duvarların var ve ben cevapları bilmiyorum
ürkütücü dünya varoluşumuz
gerçek çemberler
uyandırmak istediğim sesler ve mesafeler
yüzünde parçalanan bulutlar
başlarken vazgeçtiğim için
seni bulamıyorum
ama yakından gelen gürültüleri duyuyorum
insanın kendi içinde dolaşmaya mahkum olması çok güç
bana biraz zaman ver
manzarayı gösteren parmakların
tanrının öğreteceklerinden fazla
gelecek senin içinde bulunduğun zaman
gıcırdayan tahtalar
organlar ve sağduyu
arayışın mucizeler gerektirdiğini biliyorum
duraklayıp seni içime soruyorum
sormak zorundayım
söylediğine çok dikkat et
aç gözlerini ve yürü
gece kararmadan kötülükle
Etiketler:
art,
artdepi,
arte,
artwork,
blog,
Deneme,
edebiyat,
hikaye,
kirjallisuus,
literature,
Öykü,
pınar ince,
poetry,
runous,
sanat,
Şiir,
taide,
writing,
yazar,
yazın
Ruh
Sırların yok olmayacağını biliyordum
uyandım
öbür uca ittim geceyi
dirildiğim dünya bu deniz
yarın ölmek için başka kollar bunlar
her şey kararır
ben tek başıma
keyfini çıkar suçluluğun
dağılan yeryüzüne bak
zamanın geldiğini anla
savrul hepsi aynı şey
sıradan hayatlar ölümü keşfeder
akşamüstü bir hikaye yazarsın
karanlık neşeyi anlatırsın
başka gökyüzünde
kulaktan kulağa başka biri olursun
yayılırsın benliğe
ne tuhaf güneş
bana yaşamayı öğret
uyandım
öbür uca ittim geceyi
dirildiğim dünya bu deniz
yarın ölmek için başka kollar bunlar
her şey kararır
ben tek başıma
keyfini çıkar suçluluğun
dağılan yeryüzüne bak
zamanın geldiğini anla
savrul hepsi aynı şey
sıradan hayatlar ölümü keşfeder
akşamüstü bir hikaye yazarsın
karanlık neşeyi anlatırsın
başka gökyüzünde
kulaktan kulağa başka biri olursun
yayılırsın benliğe
ne tuhaf güneş
bana yaşamayı öğret
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)