Benden kaçıyorlar. Halbuki ben onları öldürüyorum. Bu şehirde artık yaşanmıyor. Bu şehirden başka yer yok. Bir daha dünyaya gelsem yine aynı nemli ve karanlık duvar kenarlarında bulurdum kendimi. Söylüyorum size geriye sadece korku kalmışsa korkulacak bir şey yok demektir.
Elimdeki eski eldivenleri çıkarıp ellerimi havaya doğru kaldırıyorum. Yağmur damlaları olması gerektiğinden biraz farklı. Etimi yakıyor. Biraz daha hızlanıyorum. Sonra yine aynı sesleri duyuyorum. Asfaltı tırnaklarımla kazıyıp yerin altına saklanma hissi veren o sesleri duyuyorum. Buna katlanamıyorum.
Sessizlik geri geldiğinde artık sokaklar bomboş. Sadece gölge adamlar ve suçlar adımlıyor bu şehri. Lütfen Sagen lütfen geri dön. Fakat bu imkansız biliyorum çünkü tüm kötülüğüyle bu şehir artık geri kalanların sehri. Yine de bazı günler seni çağırıyorum. Başka kimse yok halbuki...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.